6 Ocak 2011 Perşembe




PERDE VE ALKIŞ…

Yeni yılla birlikte bir perde daha kapandı yaşamlarımızda… Kimileri rollerinin hakkını verip,iyi bir oyun çıkardı hayat denen bu sahnede…kimileri ise unuttu arada bir repliklerini…şaşırdılar!
Aksamalar ve terslikler olsa da bitirmeleri gerekliydi oyunlarını... izleyiciler beklerdi her zaman ortaya konacak oyunların sonlarını…

Kocaman bir 365 gün ömürden giden…
Ve yinelenecek her geçen yıl bir o kadar.
Alkış seslerini hangimiz duyabildi?
Ya da izleyicilerin bizleri sessizce terk edişlerini görebildi?
Hangimiz farkında dünyanın bir sahne ve bizlerin birer oyuncu olduğunun?
Yetenekler doğrultusunda profesyonel ve amatörlerle dolu bir dünya değil mi burası?
Yaradılışımızdan bugüne kadar akan zamandaki olaylarda ana tema nedir sizce?
Senaryoyu kim yazdı?
Kurguyu kim yaptı?
Yönetmen kim ve kimlerdir yön veren yardımcıları?
“Doğduğumuz anda kaderlerimiz belirlenmiştir” denir…
Sahneye konulacak oyundaki rolün sana giydirilmiştir…
Ya sonrası?
Her geçen an-salise-saniye-dakika-gün-ay-yıl…
Bu verilen rolü nasıl oynayacağın ya da nasıl doğaçlayacağın önemli olan…

Oynamak kolay…
Ezberlersin!
Yönetmenin direktiflerinin ve senaryonun dışına çıkmazsan çok kolay!
Kalıplaşmış bir öykün olur…ne güzel!
Başkalarının biçimlediği ve çizdiği…
Sen neredesin bu resmin ve sahnenin içinde?
Gerçek sen?

Seyrettiğimiz oyunlarda işin içine doğaçlama girdiğinde renklenir oyun...konu dışına çıkma durumunda, biliyorsak senaryoyu şaşırırız ve de heyecanlanırız…
Merak ederiz sonunu oyunun ne olacak diye!

Doğaçlamalarla şaşırtılan kader oyunu,seçimlerimizle farklılaşacaktır yaşam akarken…seçimler bizleri nereye sürüklerse sürüklesin,nelerle karşılaştırırsa karşılaştırsın, her durumda renklendirir ve büyütür rollerimizi...bizleri olgunlaştırır,parıldatır…doğaçlamalarla şenlenir seyirciler ya da hüzünlenirler...ağlarlar ya da çılgınca çığlık atarlar neşe içinde.Bu tepkilerle gelişiriz sahnelerimizde,değişiriz zamanın sonsuzluğunda...giydirilen rol yafta olmaktan çıkıp,özgür iradelerimizle oynadığımız her sahne ve rol,gerçek benliklerimizle uyum sağlamaya başlar…oyunun sonlandığı anda duyulan alkış,doğru giysiyi taşıdığımızın belirtisidir…ve perde indiğinde haz dolu bir gülümseme vardır dudaklarda her zorlu role karşılık…başarmış olmanın gururudur inen perde ve işitilen alkış!.

Hepimizin yaşamdaki oyunlarımızda alkışlanmamız dileğiyle...

Esmahan Fulya Hazar.

02.01.2011-İstanbul

                                             
                                PERDE...(Oyun başlıyor yaşamda!!!...)
                                         
VE...ALKIŞ !!! (Kimler alkışlanacak finalde???...)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder